Düşünsenize, o bilmiyor yazdıklarını okuduğumuzu .. Ya da görüyordur bir yerlerden bilmiyorum .. 13 Ekim 1987’de henüz 29 yaşında, kendi elleriyle sonlandırdı dünya sürgününü .. Nilgün Marmara, yüzü gözü hüzün kokan kadın. Kağıtlar, bazen bir iş dönüşü, bazen bir arkadaş toplantısından sonra, gece uyuyamadığında, bazen gün doğmadan uyandığında, kimi zaman dostlarına öylece, sıradan ve en doğal haliyle yazdığı mektuplar, şiirler, denemeler ve notların sessiz bir çığlıkla kitaplaştırılmış hali .. işte o kağıtlar kendi el yazısıyla sol tarafta. Anı, mektup, günlük ve biyografi türünde okunabilecek en hüzünlü ve gerçekçi eser desem abartmış olmam. Metinlerinin hemen hepsinde var olan ölüm ve hayat içinde, sınırsız tutkularıyla sınırlı bedenine hapsolmuş bir yalnızlık var Marmara’nın, ne yapsa içinden çıkamadığı yalnızlık.. Sevildi, burun sızısıyla okundu .. Tavsiye edilir. Keyifli olsun, verimli olsun..