Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Gece, tutsaklar ufukta bile görünmez olduktan çok sonra, gökten melekler indiler. Ötüken’in, bu somurttuğu zaman söz etmiyen, güldüğü zaman dört yanı çınlatan hem asık yüzlü, hem şakrak yiğidinin, kahraman Yüzbaşı Sançar’ın topraktan yaratılmış gövdesini toprağa bırakarak çelikten ve ateşten yaratılmış ruhunu göğe yükselttiler. Şeref ve zafer ilahileri söyliyerek Uçmağa ilettiler. Yüzbaşı Sançar Uçmağa varalı on üç yüz yıldan çok oldu. Onun düştüğü meçhul yerde, ay ışıklı yaz gecelerinde hâlâ ıztıraplı kahkahalar ve şeref ilahileri işitilir. Bu ilahiler rüzgârın çıkardığı sestir. Onu herkes işitir. Fakat o ıztıraplı kahkahaları herkes duyamaz. Onun yankılarını uzak, yakın ellerden, ancak içinde Tanrı Dağı’nın odu yanan gönüller sezer. Bu ıztıraplı kahkahalar Yüzbaşı Sançar’ın soyu, onun düştüğü yerde zafer töreni yapıncaya kadar yıllarca, belki yüzyıllarca sürüp gidecek...
·
29 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.