Daha küçük yaşlarımdayken büyüklerim Osman Paşa'dan bahsederlerdi. Aklımın ermeyeceği yaşlarda onun ismini duyardım. Kim bilebilirdi ki seneler sonra onunla tanışma şansına sahip olacağımı? Beş altı saat hiç oturmadan uzun bir kuyrukta bekledikten sonra, bir kitap fuarında, nihayet kendisiyle tanışma şerefine nail oldum. Gençler tarafından kendisine bu kadar yoğun bir ilginin olması beni ayrıca mutlu etti. Ömrü uzun olsun. Son derece açık ve yalın bir dille yazılmış olan bu kitap 18 bölümden oluşmakta. 18 bölüm boyunca Çağrı adlı anakarakterimizle ve onun Uğur adlı köpeğiyle birlikte ormanlara, vadilere, dağlara, tepelere gideceksiniz. Adını hiç duymadığınız ağaçlarla tanışacaksınız. Kuşların hikayelerini dinleyeceksiniz. Yağmurlarda ıslanacak, güneşin altında yanacaksınız. Doğanın tam kalbinde yatacaksınız. Osman Paşa bize yaşadığımız betondan mezar olan bu duygusuz şehirlerden bir süreliğine de olsa kaçma fırsatı veriyor. Ömrü dağlarda mücadele ederek geçmiş bir insanın doğada bize rehberlik sunuyor olması büyük şans. Ancak muazzam bir kurgu beklememeniz taraftarıyım. Nihayetinde o bir edebiyatçı değil. Onun tecrübeleri hepimiz için çok önemli. Her cümlesinde satırlar dökebileceğimiz derin anlamlar mevcut. İyi okumalar dilerim.

Kafes Beyaz ÇığlıklarOsman Pamukoğlu · İnkılap Yayınevi · 2016146 okunma

·

89 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Batuhan Kavak