“İnsan soyu kırılmalı hep sazlıktaki bir kamış gibi!
Ne seçkin kızlar, ne seçkin delikanlılar
götürüldü bir düşün, ölümün eliyle
ölüm ki hiç kimse görmemiştir onu,
ölüm ki yüzünü görmemiştir hiç kimse daha,
sesini duymamıştır hiç kimse;
insanları kırıp geçiren acımasız ölüm!
Evler kurmuyor muyuz her zaman,
anlaşmalar yapmıyor muyuz her aman
mal bölüşmüyor muyuz her zaman,
deniz kabarmıyor mu her zaman, dalga götürmüyor mu her şeyi?”