Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

köyün kadını
söz konusu çokkocalılık türünde yaklaşık on kadından biri “köyün kadını” ( hohombe ) denilen statüde olur. Evlilik soyadıyla Mary Douglas olarak tanınan Britanyalı ünlü antropolog Mary Tew ilk saha çalışmasını Lele halkı arasında yapmıştır. “İster zorla ele geçirilmiş, ister ayartılmış, ister [tacizkâr bir kocadan kaçtığı için] mülteci olarak alınmış olsun, isterse de beşik kertmesi olsun köyün-kadını büyük saygı görürdü,” der. Aslında bir şefin kızı olup değiş tokuşla başka bir köye verilebilir, o zaman köy topluca o şefin damadı sayılır. İlk altı ay boyunca ya da “balayı” döneminde köyün-kadını olağan işbölümünden muaf tutulur, ağır işlere el atmaz, köyün erkekleri tarafından şımartılır, çünkü ona düşen “kadın işlerini” bile erkekler yapar, kadını et türünde hediyelere boğarlar, başka iyilikler yaparlar. Bu başlangıç döneminde iki gecede bir başka bir erkek, barakasında onunla yatar, fakat ormana gittiği zaman köyün herhangi bir erkeğiyle cinsel ilişkiye girebilir. Bu dönem bittikten sonra “piyasaya sürüldüğünde,” ona “kısıtlı sayıda koca [beş tane kadar] tahsis edilir… bu kocaların kadınla barakasında ilişkiye girme hakkı vardır, ayrıca kocalarına düzenli olarak yemek pişirmelidir.” Zamanla kocaların sayısı azalır, fakat ormanda istediği erkekle cinsel ilişkide bulunmasına hâlâ izin verilir. “Köyün-kadınının” doğurduğu çocukların babalığına bütün erkekler talip olur: “Hepimiz. Köyün bütün erkekleri, çocuğu biz peydahladık.” Bu çocuklar hayat boyu saygı görür, özellikle evlenirken, bir de öldüklerinde.
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.