Yaşım itibarıyla ve hem yakın hem de uzak tarihe olan ilgisizliğim nedeniyle 90'lar Türkiye'sini pek bildiğimi söyleyemem fakat fakat yine de 995 km'nin o dönemleri yansıttığını anlamak ve daha da önemlisi hissetmek konusunda fazla zorlanmadım. Oldukça karanlık bi dönem...
Polisiye romanları pek sevmem doğrusu, hep okuyucuyu şaşırtma gayesiyle yazıldıklarını düşündüğümden yapay bulurum fakat bu kitapta hiçbir şekilde o hisse kapılmadım aksine heyecanlı bir şekilde sayfaları çevirmeye devam ettim çünkü okuduğum şey psikolojik/siyasi gerilimin zirvesinde hissettiriyordu bana. Yazarın cesur cümleler kurmaktan imtina etmemiş olması da aldığım hazzı arttırdı diyebilirim. Taraf olmazsan bertaraf olursun derler ama taraf olunduğunda da bertaraf olunduğunu kitap vasıtasıyla yine görmüş oldum, bir kez daha değişmeyen acı gerçekleri anımsamak üzdü...