Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bir gece Hz. Ali evinden çıktı, karanlıkta ilerlemeye başladı. Bir müddet gitti fakat ardından gelen ayak sesleri onu rahatsız etti. Hangi sokağa dönse o da dönüyor, hızlı yürüdükçe o da adımlarını sıklaştırıyordu. Nihayet Hz. Ali durdu: - Kim o ardından gelen, dedi - Benim Ey Mü'minlerin Emiri. Hizmetçi Kanber'in sesiydi. Geldi ve Ali'nin önünde durdu. - Nereye gidiyorsun ey Kanber? - Bir yere gitmiyorum. Daha doğrusu siz nereye gidiyorsanız ben de oraya gidiyorum. - Maksadın nedir? - Ey Mü'minlerin Emiri, insanların ne hâle geldiklerini görüyorsun. Günden güne kötülükler çoğalıyor. Fitne ve fesat eksilmiyor, artıyor. Sana bir zarar veren olur diye endişe ediyorum. Beklenmedik bir durum oluverirse yardımına koşarım diye düşündüm. Hz. Ali, Kanber'in samimi duygusundan pek memnun olmuştu. Fakat o, peşinden koruma polislerinin koştuğu bir sultan değildi. Yüce Mevla'nın aciz ve samimi bir kulu olarak dolaşmaya arzu ederdi. - Ey Kanber dedi, sen beni semadan gelecek bir afet ve belaya karşı mı korumak istiyorsun yoksa yeryüzünde gezip dolaşanlardan mı? - Ey Mü'minlerin Emiri, gökten inecek bir musibet varsa benim ona diyeceğim bir şey olmaz ve karşılamaya da gücüm yetmez. Şayet yerde dolaşanlardan gelecek bir belâ olursa elbet karşılamak isterim. - Ey Kanber, bilesin ki yeryüzünekiler Yüce Allah izin vermedikçe bana hiçbir şey yapamazlar. Eğer bir zarar ölmeleri için izin çıktı ise o zaman başıma gelecek olana sen engel olamazsın. Bu sebeple kendini yormana ihtiyaç yok. Haydi şimdi geldiğin gibi dön.
Sayfa 239Kitabı okudu
·
30 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.