“Sana bir tavsiye vereyim mi? Onun gerçekten dostuysan bu merhametli yürekten kurtulması için ona yardım edersin. Troya’ya öldürmeye gidiyor, birilerini kurtarmaya değil. O bir silah, bir katil. Bunu sakın unutma. Bir mızrağı baston niyetine kullanabilirsin ama doğasını değiştiremezsin.” Bu sözler nefesimi kesmişti. Kekelemeye başladım.
“O hiç de...”
“Öyle. Tanrıların yarattıklarının en iyisi. Bunu anlamasının vakti geldi de geçiyor bile. Senin anlamanın da. Başka hiçbir şeyi olmasa bile bunu dinle. Kötü niyetle söylemiyorum.”
“Yanılıyorsun.”