Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

İstanbul, medeniyet tezgahını dokurken, ona her el bir türlü malzeme taşıdı. Sanatkarı vardı ki, mermeri balmumu gibi kolaylıkla işler, ona bir devrin zevkini kazır, dilini konuştururdu. Ustası vardı ki, dağlardan yuvarlanıp gelen bir ağaç; kütüğünü bir sanat bilmecesi haline sokar, keser oyar nakışlayıp bezerdi. Demirden, tunçtan, pirinçten, bakırdan yaptığı eşyalarını işleniş sırlarını hala bir muamma olmakta bırakan mütevazi zanaatkarından, gergef önünde bir ibadet huşu ile kendinden geçmiş, kumaşım üstünde çalışan sağ eli ile, altında çalışan sol eli, bir fidanın dalları ve kökü kadar birbiriyle anlaşmış bu mühürsüz imzasız antlaşmanın semeresini veren genç kızına kadar her biri, o medeniyetin bir işçisi idi.
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.