...
Hakikatı şudur ki:
Kur'an-ı Hakîm'in herbir harfinin bir sevabı var, bir hasenedir.
Fazl-ı İlahîden o harflerin sevabı sünbüllenir, bazen on tane verir,
bazen yetmiş, bazen yediyüz (Âyetü'l-Kürsî harfleri gibi),
bazen binbeşyüz (Sure-i İhlas'ın harfleri gibi), bazen onbin (Leyle-i Berat'ta okunan âyetler ve makbul vakitlere tesadüf edenler gibi)
ve bazen otuzbin (meselâ haşhaş tohumunun kesreti misillü, Leyle-i Kadir'de okunan âyetler gibi).
Ve o gece bin aya mukabil işaretiyle, bir harfinin o gecede otuzbin sevabı olur anlaşılır. İşte Kur'an-ı Hakîm, tezauf-u sevabıyla beraber elbette muvazeneye gelmez ve gelemiyor. Belki asıl sevab ile bazı surelerle muvazeneye gelebilir.
...