Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

11. yüzyıl sonlarında bir dizi 'reformcu papa, Avrupa'nın bütününe neredeyse teokratik bir yapı kazandırmak için manastır ve piskoposluk ağını merkezileştirmeyi amaç edindi. Bunun bir ürünü, kilisenin rakip lordlar arasında barış sağlamaya girişmesi ve toplumda kendini sözü geçen egemen güç haline getirmesi oldu. Bir başka ürünü ise Haçlıların yol açtığı mutlak yıkım ve harabiyet oldu. Papalar, Kudüs'ü (Hıristiyan hacıları hiçbir zaman engellemeyen) 'kâfir' Müslümanlardan 'kurtarmak' için çağrıda bulundular ve kralları, lordları ve şövalyeleri, yağma umuduyla papalığın yetkisi altındaki büyük ordulara katılmaya davet ettiler. Bu orduların zaferlerinin, şehirlerin sebepsiz yağmalanması, kadın ve çocukların öldürülmesi, tecavüz, talan, Yahudiler, Müslümanlar ve Katolik olmayan Hıristiyanların kıyımlara uğratılması ve 1204 yılında Konstantinopolis'in zapt edilip yağmalanmasını içeriyor oluşu, onları endişelendirmiyordu. 13. yüzyılda İtalya'yı harap eden imparatorlarla (Fransa krallarıyla ittifak yapan) papalar arasındaki savaş da Papalık'ın hırsının bir başka sonucuydu.
Sayfa 151Kitabı okudu
·
82 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.