Pınar Kür ile tanışma kitabım oldu “Asılacak Kadın”. İyi ki de oldu çünkü beni derinden etkiledi. Çünkü bu kitapta anlatılanlar gerçek bir olaya dayanmakta. Hikayeyi dinlediğinde yirmi bir yaşında olan Pınar Kür on beş yıllık bir emek sonucunda yazabilmiştir kitabını. Ve kitap tabii ki bir mahkeme süreci geçirmiştir. Kadınlara yönelik yazılan bu tarz kitaplar okumanın ve önermenin çok güzel bir farkındalık oluşturduğuna inanıyorum. Yüzyıllar geçse de kadına karşı duvarlarımızı kıramıyoruz ne yazık ki. Ya da kırdığımızı sandığımız duvarlar şekil değiştirerek çıkıyor karşımıza. Kitap üç bölümden oluşmakta. İlk iki bölüm bilinç akışı tekniği ile yazılmış olup noktalama işaretleri kullanılmamakta ve anlatıcının aklından geçenler olduğu gibi anlatılmakta. Üçüncü bölüm ise her şeyin daha da yerine oturduğu, sizin de sindirmek için daha yavaş okuduğunuz bir bölüm oluyor. Kitabın en can alıcı alıntısını bırakıyorum. “ Oysa ne kurtarılmayı ne de duruşmada dedikleri gibi kurtulmak için beni kullanmayı akıl edebilirdi Melek. Şimdi anlar gibiyim bunu. Çünkü düşünmezdi. Çünkü baskıya karşı çıkmamak üzere yetiştirilmişti. Bilmiyordu başkaldırabileceğini; baskıyı, zorbalığı yaşamın doğal bir ögesi bellemişti. Bu baskıyı erkeklerin kurması her bakımdan kurması da doğaldı onun için. Çünkü güçlü olan onlardı; hep başta olan, her şeye egemen olan.

Asılacak KadınPınar Kür · Can Yayınları · 20184,819 okunma

·

43 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.