Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ebû Matar anlatıyor: Bir gün, Hz. Ali'ye bir adamın getirildiğini gördüm. Dediler ki: "Bu adam, bir deveyi çaldı." Hz. Ali: "Ben, senin çaldığını sanmıyorum." dedi. Adam: "Evet, ben çaldım.' diye cevap verdi. Hz. Ali: "Belki de, seni hırsıza benzetmişlerdi öyle olamaz mı?" diye sordu. Adam, ısrarla: "Evet, gerçekten ben çaldım." dedi. Bunun üzerine, Hz. Ali talimat verdi: "Ey Kanber Onu götür, parmaklarını bağla, ateşi yak, celladı da çağır, elini kessin! Ben gelinceye kadar da bekleyin, ben gelmeden elini kesmeyin." dedi. Hz. Ali geldi ve adama tekrar sordu: "Sen mi çaldın?"Adam: "Hayır, ben çalmadım." dedi ve Hz. Ali de adamı salı verdi. Dediler ki: "Ey Müminlerin Emîri! Adam, suçunu kabul ettiği hâlde, niçin onu serbest bıraktın?" Hz. Ali: "Ben onu kendi ifadesine göre tutukladım ve kendi ifadesiyle de salıverdim."dedi. Daha sonra, Hz. Ali sözlerini şöyle sürdürdü: "Allah Resûlü'ne, hırsızlık yapmış olan bir adam getirilmişti. Resûlullah'ın emri üzerine, adamın cezası verildi. Sonra da ağladı Resûlü Ekrem. Dedim ki: 'Niçin ağlıyorsun yâ Resûlallah?' Allah Resûlü: "Nasıl ağlamayayım ben? Ümmetimden birinin eli kesilsin; ben de ağlamayayım, bu olacak şey midir?' buyurdu. Dediler ki: "Yâ Resûlallah, onu affetseydiniz keşke!" Allah Resûlü: "Dinin hadlerini uygulamayan ve affeden devlet reisi kötü biridir. Ancak siz, kendi aranızdaki had gerektiren davalarda birbirinizi affediniz, birbirinizden davacı olmayınız." buyurdu.
Sayfa 153Kitabı okudu
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.