Eser okuduğum en başarılı bilmece tarzında ki kitap olarak kütüphanemde ki yerini aldı. Konu başlangıcı ve ilerleyen sayfalardaki ipuçlarını okurken sürekli katilin profiline en yakın isme odaklanmaya çalıştım...
Kurgusu ile kapalı oda cinayetlerime muhteşem bir örnek...
Yazar her bölümü, şüphelilerin ağzından kaleme alarak, katilin ve kurbanın kişiliği hakkında farklı görüşlerin oluşmasına izin vererek, okurun olaylara tarafsız bakmasını sağlamaya çalışmış ve çok başarılı olmuş...
Kitap adından da anlaşıldığına üzere Kadıköy'ün Feneryolu mahallesinde,1969 yılında, ağaçlarla kaplı harika bahçesi olan bir köşkte geçiyor. Köşkün sahibi olan iş adamının Burhan Arsan'ın artist olan güzel karısı Piraye'nin intihar etmesi ve aradan geçen on üç yıl sonra komşu köşkte yaşayan Sermet kardeşlerden Maksude Hanımın ünlü dedektif Kerim Ülkü'ye yazdığı mektup ile saklanan bir sırrın açığa çıkmasını istemesi ile yeniden gündeme geliyor ve dava yeniden açılıyor...
Feneryolu cinayetleri ise, bu intiharın üstünden geçen on üç yıl sonra başlıyor. Arkasında delil bırakmayan katil, köşkte yaşayan herkesin tekrar sorgulanmasını sağlıyor...
Dedektif Kerim Ünlü ve polisiye roman yazarı olan dostu Faruk Arman ise sık sık bir araya gelerek 1969 yılında gerçekleşen intihar olayında cinayet masasının neleri gözden kaçırdığını ve mükemmel cinayet olabilir mi sorusunun üzerine kurulamaya çalışıp, sonradan işlenen cinayetlerdeki boşlukları doldurmaya çalışıyorlar fakat bunun çokta kolay olmayacağını, cevaplamaları gereken sorular arttıkça anlamaya başlıyorlar...
Kerim Ülkü zihninden geçenleri ne kadar dostu ile paylaşsa da emin olmadığı konularda ise alabildiğine ketum davranmayı başarıyor...
Kitapta geçen isimler çok hoş olmuş. Olayın geçtiği yerlerin tasvirler o kadar iyi yazılmış ki, kendimi köşkün terasında, üst katında ve komşu köşkleri gözetliyormuş gibi hissettim...
Bir intihar, bir aşk romanı ve ardından gelen cinayetler...
Bilmece çözüldüğünde ise gerçekten şaşıracaksınız...
Yazarın olayları birbirine bağlayışı ve kurgusunda ki zeka ise, kesinlikle takdire şayan...