Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Benim gibi insanlar, bu korkunç çelişkiden işte bu dört yolla kurtuluyorlar. Zihnimi ne kadar yorarsam yorayım bu dört çıkış yolundan başka bir yol görmüyordum. Bir yol, hayatın anlamsız, boş ve kötü olduğunu, yaşamamanın daha iyi bir şey olduğunu anlamamaktı. Bunu bilmemem mümkün değildi ve bir kere öğrenmişsem de buna gözlerimi kapatamazdım. Diğer bir çıkış yolu, geleceği düşünmeden hayatı olduğu gibi yaşamaktı. Bunu da yapamazdım. Sakya- Muni gibi ben de yaşlılığın, acıların ve ölümün var olduğunu bile bile ava gidemezdim. Hayalgücüm son derece canlıydı. Ayrıca bir anlığına payıma düşen zevklerin anlık rastlantısına sevinemezdim. Üçüncü yol hayatın kötülük ve aptallık olduğunu anlayıp hayatına son vermek, kendini öldürmekti. Bunu anlamıştım ama nedense hâlâ kendimi öldürmüyordum. Dördüncü yol Süleyman'ın ve Schopenhauer'in durumunda yaşamak, hayatın bana yapılan aptalca bir şaka olduğunu bilmek ve yine de yaşamak, yıkanmak, giyinmek, yemek yemek, konuşmak ve hatta kitap yazmaktı. Benim için iğrenilecek, acı veren bir durumdu, ama bu durumda kalmaya devam ediyordum.
·
8 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.