Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Pupa Hava, fantastik öykü ( 5. Kısım )
Üçüncü günün akşamı keçinin ağzı kocaman açıldı. O ağız sanki içten itilerek açılmıştı. Sonra oradan küçük insanlar birbiri ardınca çıkıverdiler. Toplam altı kişi. Çıktıklarında boyları ancak 10 santimdi, ama yere basınca yağmur sonrasındaki mantarlar gibi hızla uzayıverdiler. Uzadılarsa da olsa olsa 60 santim kadar olmuşlardı. Sonra kendilerinin Little People olduğunu söylediler. Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler gibi diye düşündü kız. Küçüklüğünde babası onun için bu öyküyü okumuştu. Fakat bunlar bir kişi eksikti. “Eğer yedi kişi daha iyi olacaksa, yedi kişi de olabiliriz” dedi bir tanesi alçak sesle. Galiba kızın içinden geçenleri okuyabiliyorlardı. Sonra kız tekrar sayınca bir baktı ki artık altı değil, yedi kişi olmuşlardı. Fakat bunu hiç de tuhaf bulmamıştı. Little People keçinin ağzından çıkıp geldiğinde, dünyanın kuralları artık değişmişti. Sonrasında ne olursa olsun tuhaf olmayacaktı. “Siz nasıl oldu da ölen keçinin ağzından çıkıp gelebildiniz?” diye sordu kız, kendi sesinin tuhaf bir tınısı olduğunun farkına vararak. Konuşma şekli de her zamankinden farklıydı. Herhalde üç gün boyunca hiç kimseyle konuşmaması etkili olmuştu. “Keçinin ağzı koridordu da ondan” dedi çatal sesli Little People. “Biz de buraya çıkana kadar bunun ölmüş bir keçi olduğunu fark etmedik.” Tiz sesli Little People söze girdi: “Bizim için hiç fark etmez. Keçi olsun, balina olsun, fasulye olsun. Yeter ki koridor olsun.” “Sen koridoru yarattın. Bu yüzden biz de bir deneyelim dedik. Nereye çıkıyormuş bakalım diye” dedi alçak sesli Little People. “Ben koridor yarattım” dedi kız. Evet, kendi sesi gibi değildi. “Bizim için iyi bir şey yaptın” dedi ürkek sesli Little People. İçlerinden bazıları hemfikir olduklarını belirttiler. “Havadan pupa yaparak eğlenelim mi?” dedi tenor sesli Little People. “Buraya kadar geldik ne de olsa” dedi bariton sesli. “Havadan pupa mı?” diye sordu kız. “Havadan ip çekip çıkartarak onunla yuva yapıyoruz. Sonra onu gitgide büyütüyoruz” dedi alçak sesli. “Bu yuva kimin için?” diye sordu kız. “Zamanla anlarsın” dedi bariton. “Çıkıp geldiğinde anlarsın” dedi alçak sesli. “Evet, evet” dedi bir başka Little People. “Ben de yardım edebilir miyim?” diye sordu kız. “Sormana gerek bile yok” dedi çatal sesli. “Sen bizim için iyi bir şey yaptın. Birlikte yapalım” dedi tenor sesli olan. Havadan ip çıkartmak bir kez alışınca o kadar zor bir iş değildi. Kız el işleri konusunda becerikli olduğundan hemen bu işi de hızla yapabilir hale gelmişti. İyice bakınca, havanın içinde farklı iplikler görmek mümkündü. Görmek istedikten sonra görülebilirdi. “Evet, işte böyle. Çok iyi” dedi ürkek sesli Little People. “Sen çok akıllı bir kızsın, çabuk öğreniyorsun” dedi tiz sesli. Onların hepsi aynı türden elbiseler giymişti, yüzleri aynı gibiydi, ama sesleri belirgin biçimde birbirinden farklıydı. Little People’ın giydiği kıyafetler her yerde bulunabilen türden normal kıyafetlerdi. Tuhaf bir niteleme olabilir, ama başka şekilde açıklamak mümkün değildi. Bir an gözünü kaçırınca, onların ne gibi elbiseler giydiklerini anımsamak mümkün olmuyordu. Bu, onların yüzleri için de söylenebilirdi. Yüzleri, ne iyi ne kötü gibiydi. Her yerde görülebilen türden sıradan yüzlerdi ve bir kez gözünü kaçırınca nasıl bir yüzleri olduğunu anımsamak da mümkün değildi. Saçları da aynıydı. Ne uzun ne kısaydı. Sadece saçtı işte. Bir de onlardan hiç koku gelmiyordu. Gün ağarınca, horozlar ötmeye, gökyüzü doğu tarafında aydınlanmaya başlayınca yedi Little People, işlerini bırakıp birlikte gerindiler. Sonra o saate kadar yaptıkları beyaz pupayı –büyüklüğü henüz tavşan yavrusu kadardı ama– odanın bir köşesine sakladılar. Yemek getiren insanların onu bulmasını istemiyorlardı. “Sabah oluyor” dedi ürkek sesli Little People. “Gece sona erdi” dedi alçak sesli. Bu şekilde farklı sesler bir araya gelecek olsa bir koro oluşturulabilir, dedi kız içinden. “Biz şarkı söylemeyiz” dedi tenor sesli Little People. “Evet, evet” dedi ortamı ateşleme görevi yapan Little People. Little People, geldiklerinde olduğu gibi, önce 10 santim kadar oldular, sonra birer birer ölü keçinin ağzına girdiler. “Bu akşam yine geliriz” dedi ürkek sesli Little People, keçinin ağzını içerden kapatmadan önce kıza. “Kimseye bizim hakkımızda bir şey söylememelisin.” “Bizim hakkımızda bir şey söyleyecek olursan hiç de iyi şeyler olmaz” dedi çatal sesli olan, tembih eder gibi. “Evet, evet” dedi ateşleyici. “Kimseye söylemem” dedi kız.
19 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.