Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Onun açısından bu davranış insanın özüne bir meydan okumadır. Zira insanların sık sık kabullendiği kötülüğü kategorik olarak reddetmiştir. Geri dönüşü olmayan bir hayal kırıklığı yaşamıştır. Tarihe bir bak, imparatorluklarını kaybeden imparatorlar bile böyle karanlık melankoliye düşmemişler, hayatı reddetmemişlerdir ama avcı-damat için aşk, hayatın en yüce anlamıymış. Genel olarak hikâye tam da bununla ilgili, destanın felsefesi burada yatmakta. Ama bu hikâyedeki başkahraman hiç şüphe yok ki, çektiği bitmez tükenmez çileli kahramanlığı ve gerçeği arayışıyla Ebedi Gelin'dir. Aşkın bedeli hep böyle mi olacak? Ortaya çıkan gerçek şudur ki, damat insanın kötülüğüne ve günahkârlığına karşı çıkarak ilelebet dünyadan elini eteğini çekip, kendini uzaklaştırmışken Ebedi Gelin, insan soyu adına sonsuz pişmanlık duymuştur. Bu da onun aşkının ve kederinin derinliğini ve gücünü göstermektedir. Daha da ileri gidip bunun Ebedi Gelin'in dünyevi ıstırabının acı dolu iniltisi olduğunu söyleyeceğim. Aşkta neden hep çiçek açan mutluluktan çok yakıcı trajediler vardır ki?
Sayfa 84 - Ketebe YayınlarıKitabı okudu
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.