Yerdeki kaygan şeylere basmamaya dikkat ederek yürüdü Cafer, büyük kızının sabah ağlama seansları aklında. Dükkânlardan sızan deterjanlı pis sıvılarla parlayan ana caddeden karşıya geçti, Nevizade'den İstiklâl'e çıkan soluk, çizgili yüzlü, iki yanından saçlarına kır düşmüş garson hemşerisinin selamını alırken de hâlâ kızını düşünüyordu ve kimsenin güvenmediği ve değerlendiremediği ve tanrının da ne olacakları hakkında bir karara varamadığı belirsiz insanları ve kedileri.