Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Bir kış günü Bişru'l-Hafi'nin yanına gelen bir zat, paltosu askılıkta asılı olduğu halde soğuktan titrediğini görür ve "Efendim abanız askıda, sizse soğuktan titriyorsunuz. Niçin abayı giymiyorsunuz?!" diye sorar. Bunun üzerine Bişru'l-Hafi der ki: "Kardeşim! Çok fakir var. Benimse onlara elbiseler vererek yardım etme gücüm de yok. Onlar gibi ben de soğuğa katlanarak hallerine ortak olmaya çalışıyorum. Büyük Müslümanlar, fukara bir nimetten mahrumken, onlar da o nimeti onlara ulaştıramıyorsa, nimetten istifadeden imtina ettiler. Bişru'l-Hafi soğuktan titredi, lakin abasını giymedi. Kıyamete hazırlık yaptı. Allah Azze ve Celle, "Ey Bişr Hafi! Ne yaptın üşüyenler için?" diye sorunca, o da, "Ya Rabbi! Onları giydirme imkanım yoktu. Sadece halleriyle hemhal olabildim:' diyecek. Sorumluluk makamında olanlar varlıkta yokluk çekmeli ki, fukaranın ahvalinden anlayabilsin, onların derdine çare olabilsin.Bir tarafta çadır kentlerde soğuktan titreyen muhacir çocukları ve diğer tarafta sitelerde sıcaktan terleyen Müslümanlar ... Verecek kıyafet bulamayınca abasını çıkartıp titreyen Bişru'l-Hafi ile bizim aramızda ne kadar da derin fark var. Soğuk kış gecelerinde annesine "Beni ört!" diyen çocukları duymayan kulakların sahibinde oruç zayi olmuş bir emanettir
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.