Sadık Hidayet in bahsettiği ruhu cüzzam gibi saran, insanı yalnızlıkta kemiren yaralarına bir göz atmaya, bunları teşhis etmeye geldim. Gözüme bir mercek takmam gerek. Anlaşılan ruhun en derinlerine, taa dehlizlerine ineceğiz. Geldim “Doğu’nun Kafka’sı
Sadık Hidayet “ kapıyı arala hele, bi içeri sokulayım. Şu ruhun dehlizlerine gıcırdayan merdivenlerden ağır ağır inip kandil ışığıyla göz gezdireyim hele 🕯️ 👀