Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

8orlerde feminizm üzerinde oportünist bir şekilde hak iddia eden kadınların sayısı arttı. Bu kadınlar, cinsiyetçiliklerinden sıyrılmalarına olanak verecek bir feminist bilinç yükseltme deneyiminden geçmemişlerdi. Dolayısıyla, diğer kadınlarla kurdukları ilişkiler “güçlü olan zayıf olana hükmetmelidir" biçimindeki ataerkil görüşten etkilendi; Kadınlar, özellikle de bu sürecin öncesinde toplumsal imtiyazlarım yitirmiş olan imtiyazlı beyaz kadınlar, kendi içlerindeki cinsiyetçi!ikten feragat etmeksizin sınıfsal iktidar kazanmaya başladılar; bu yüzden kadınlar arasındaki ayrımlar keskinleşti. Renkli kadınlar’ toplumun bünyesindeki ırkçılığı topyekûn eleştirip ırkçılığın feminist teori ve pratiği nasıl şekillendirdiğine dikkat çekmeye çalışırken, pek çok beyaz kadın buna kulak tıkaya rak, zihinlerini ve vicdanlarını kapayarak "kız kardeşlik” tasavvuruna sırt çevirdi. Kadınlar arasındaki sınıfçılık söz konusu olduğunda da benzer bir durum ortaya çıktı. (* İng. women o$ color. Metin içinde renkli kadınlar olarak kullanılan bu terimle beyaz olmayan ve batılı sınıf elitizminin dışında kalan veya kalmayı tercih eden kadınlar kastedilmektedir. 70’li yıllarda kullanılmaya başlanan renkli kadınlar terimi, ABD özelinde Afrika! z-Ameri kal t kadınlar ve Chicana'lar (Meksikalı kadınlar) için kullanılır ve siyah, Latin, doğulu, Asyalı vs. kadınların deneyimi ile egemen, sınıfsal imtiyaza sahip, batılı, beyaz kadınların deneyimi arasındaki farkı vurgular. -y.h.n.)
bgst yayınları
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.