"Eskiden çocuklar ne yapardı dersin?
Nasıl eğlenir, vakit geçirirlerdi sence,
Korkunç canavar keşfedilmeden önce?"
Unuttunuz mu? Yoksa bilmiyor musunuz?
Öyleyse avazımız çıktığı kadar bağırıyoruz:
ÇOCUKLAR DURMADAN KİTAP OKURLARDI!
BİRİNİ BİTİRİR, ÖBÜRÜNE BAŞLARLARDI!
Hayatın ayrılmaz bir parçasıydı kitaplar!
Çocuklarına kitap okurdu analar babalar!
Her çocuğun başucunda bir kitap dururdu!
Odası baştan başa kitaplarla doluydu!
Akıllara durgunluk veren masallar,
Korkunç canavarlar, zalim padişahlar,
Tahta bacaklı korsanlar, kırk haramiler,
Cinler, periler, bir de çizmeli kediler,
Beyaz atlı prensler, pamuk prensesler,
Kötü yürekli vezirler, yedi cüceler,
Hırlısı hırsızı, yamyamı, yarım akıllısı,
Gezer geceyarısı balkabağından arabası.
Bu akşam Binbir Gece Masalları mı istersiniz,
Yok ben Define Adası okuyayım mı dersiniz?
Andersen'den Masallar mı, Üç Silahşörler mi,
Güliver'in Seyahatleri mi, Küçük Prens mi?