Alfabeleri öteki yazı sistemlerinden ayıran en önemli yenilik, göstergelerin tek bir ünsüzü göstermesiydi. Bir ikincisi de kullanıcıların alfabeyi kolay öğrenmelerini sağlamak için harfleri değişmez bir sıraya göre dizmek ve her birine hatırlanması kolay adlar vermekti. Bizim İngilizcede verdiğimiz adlar anlamsız tek hecelerden oluşur ("ey", "bii", "sii”, “dii", vb.). Ama Sami dillerindeki adlar bir anlamı olan adlardır ve iyi bilinen nesnelerin adlarıdır (aleph=öküz, beth=ev, gimel=deve, daleth=kapı, vb.). Sami dillerinde nesne için kullanılan sözcüğün ilk harfi ile o nesnenin adıyla anılan harf aynıydı (a, b, g, d, vb.). Ayrıca en eski Sami harflerinin aynı nesnelerin resimleri biçiminde olduğu görülür. Bütün bu özellikler, Sami alfabesindeki harflerin biçimlerinin, adlarının ve sıralarının kolay ezberlenmesine yardımcı olur. Bizim alfabemiz de içinde olmak üzere çağdaş alfabelerin birçoğu 3000 yıldan fazla bir süredir küçük değişikliklerle bu sırayı korumaktadır (hatta Yunancada harflerin ilk adları bile korunmuştur: Alfa, beta, gamma, delta gibi). Okurların zaten fark etmiş olabileceği gibi küçük bir değişiklik Sami ve Yunan g'sinin Latin ve İngiliz alfabesinde c haline gelmiş olmasıdır, Latinler bu arada bugünkü yerinde kullanılan yeni bir g icat etmişlerdir.