Genel olarak tarih, özel olarak da devrimler tarihi, en ileri sınıfların en bilinçli öncülerinin, en iyi partilerin düşünebildiklerinden, içeriği bakımından daima daha zengin, daha çeşitli, daha canlı, daha "ustaca"dır. Ve bu, anlaşılır bir şeydir, çünkü, en iyi öncüler bile, onbinlerce insanın bilincini, iradesini, tutkusunu, muhayyilesini ifade ederler, oysa büyük kabarma ve bütün insan yeteneklerinin harekete geçtiği anlarda, devrim, sınıf savaşımının en çetinine katılmak üzere bilenmiş on milyonlarca insanın bilincinin, iradesinin, tutku ve muhayyilesinin eseridir.