Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

“En baştan söyleyeyim, unutun Cevriye’yi. Yeni adımla sesleneceksiniz. Ama işte çok düşündüm, bulamadım. Beraber seçelim diye getirdim kitabı. Ne zormuş kız insanın kendine isim bulması. Birgül dedim ben ama nasıl olur bilmem?” diye mahcup bir edayla isim önerisinde bulunan teyzemin üstüne atladı annem. “Sen gülsün de biz diken mi Cevriye? Birgül öyle tek bir tanecik gül olursa olur. Senden önce biz varız” diye hırladı kardeşine. Ölüyordu annem fesatlıktan. Hadi gel beraber değiştirelim adlarımızı abla dese, anında atlayacak, birimiz Birgül, birimiz Nurgül olalım deyiverecekti ama teyzem bu konuda pek davetkâr değildi. “Zeyneplerin hepsi mutlu oluyor, fark ettiniz mi? Zeynep mi olsam acaba?” diye ikinci bir öneriyi bıraktı masaya teyzem. Bu sefer yengem karşı çıktı. “Hepsi değil be abla, benim bir arkadaşım vardı rahmetli, senelerce hastalık çekti” diye çizdi Zeynep’in üstünü. “Figen nasıl?” diye sordum teyzeme. Figen diye öğretmenim vardı benim, çok severdim. Teyzem sözlükten baktı. “Dalga mı geçiyorsun sen benimle Hande, Figen de ağlayan demekmiş. Ben ne diyorum sen ne diyorsun? Seninkine baktım, gülen demek. Kişneyip duruyorsun bütün gün, ondan demek ki” dedi teyzem. Ortamın gerginliğinden ben de aldım nasibimi. O da Hande koyacakmış kendi adını ama bir aileye bir Hande yeter diye koymamış.
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.