Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Farz edelim ki Hz. Peygamber'in Bedir Savaşı'nı yaptığı gün o civarda develerini güden bir çobanız. Efendimiz Aleyhisselâtü vesselâm ile Ebû Cehil taraftarları Bedir kuyuları yakınında savaşa tutuşmak üzereler. "Şöyle yüksek bir tepeye çıkayım da yaşanan savaşı seyredeyim" denirse inkârcılar zümresinden olunur. "Ya Rabbi, bunlardan kim haklı ise ona yardım et!" diye dua edilirse yine inkârcılardan olunur. Çünkü insan bu dünyaya sadece hangisi haklı, hangisi haksız bilmek için gelmemiştir."Ya Rabbi, Peygamberin Hz. Muhammed (s.a.v.)'e yardım et, onu muzaffer kıl!" diye dua edilirse bu sefer de günahkâr bir fâsık olunur. Çünkü o an dua etme zamanı değil, eyleme geçme ânıdır. Hakiki bir müminin yapacağı ise şudur: Olaydan haberdar olur olmaz, yerinden öyle bir fırlayışla atılır ki savaş alanına kadar birkaç kez yüzüstü yere kapaklanır. Eline ne geçerse, ne bulursa onunla savaşa katılır. Müslüman, Hak-bâtıl mücadelesinde Hak'tan yana ta- vır alan ve bütün insanların iki cihan saadeti için tebliğ vazifesini, bütün gücüyle, bütün imkânlarıyla ömrünün sonuna kadar yerine getiren insandır. Ne mutlu bizlere ki böyle bir dinin mensubu ve böyle bir peygamberin ümmeti olma şerefini bahşettiği için Cenabı Allah'a ne kadar şükretsek azdır.
Sayfa 50
··
339 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.