Biz size, yeryüzünde inançsız, onursuz, zevksiz bir hayat süren ve kurtulması olanaksız sonu düşündükçe yüreğimizi ezen istemsiz yılgınlıktan başka korku duymayan başıboş dolaşan, onların acze düşmüş torunları, artık ne insanlığa hayri düşünüyoruz, ne de kişisel mutluluğumuz için büyük özverilerde bulunuyoruz, çünkü mutluluğun olanaksızlığının farkındayız, bir kararsızlıktan diğerine aldırışsızca geçiyoruz, tıpkı dedelerimiz bir yanılgıdan diğerine atlayışları gibi, ne ümit beklentisiyle, nedir ruhun insanlara ya da yazgıyla herhangi bir mücadelede hissettiği o anlaşılır, fakat şiddetli zevki hissederek yapıyoruz…