Gönderi

Orhan Toker bir yorumu yanıtladı.
Lisedeydim, bir dahaki sene üniversite sınavına gireceğiz. Tatili yazlıkta geçiriyoruz. Yazlık dediğim babam bir sahil sitesinin küçücük dairesini tutmuş orada geçiriyoruz yazı. Tabi sitenin yerlilerine göre marabayız. Oradaki sözde arkadaşlardan biri benimle yalnız konuşmak istediğini söyleyip bir köşeye çekti. Bana gelecek korkusu olduğunu, ya üniversiteyi kazanamazsa ne olacağını sordu. Kendimce onun iyi bir lisede okuduğunu, mutlaka başaracağını ve daha önemlisi iyi bir kariyeri olacağına inandığımı söyledim. O zamanlar saf zamanlarımız. Sonradan anladım ki benim gittiğim meslek lisesini "keko" buldukları için üniversiteyi kazanamayacağımı, kazansam bile onların kolej eğitimi ile "planlanmış" kariyerlerinin benimkinden iyi olacağını düşünen bir grup beni tiye almak için oyun yapmışlar. Sonra ne mi oldu? Merak etmeyin "bir zamanlar fakir ama gururlu çocuk" hikayesi olmadı. Ben İTÜ mimarlığı kazandım. Onlar da iyi yerleri kazandılar. Mimarlık yapmadım. Mimarlık yapmayıp seçtiğim işi de 25 yıl sonra bırakıp yazmaya başladım. O arkadaşlarım "planlanmış" kariyer çizgilerinden çıkmadılar. Ne de olsa böyle planlanmıştı... Ne kadar göreli olsa da şimdi onlar da iyi bir standartta yaşıyor ben de. Onları bilemem ama ben özgür olmayı seviyorum. İstemediğim ya da bana iyi gelmeyen şeyleri yapmama seçeneğim olmasını seviyorum. Bu beni mutlu ediyor. Kendi istediğim işi yapıyorum. Kendi istediğim eşle evlendim. Çocuğumuzu kendimiz büyüttük. Maddiyata hiç girmedim. Çünkü paranın iyi hissetmekle o zaman da ilgisi yoktu şimdi de... 😉
··
1 artı 1'leme
·
1.113 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Sitâre okurunun profil resmi
Paranın iyi hissediyor sanmakla ilgisi var ve insanlık buna bağımlı. “Öyle sanmayı sağlayan şeyler”e…
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.