"İtalya'daydım. Fazla bir şey kalmadı belleğimde. Ama taşrada yolda giderken
köylünün birine, Köye daha ne kadar var?' diye sordunuz mu, 'un mezzo ora'
der size. Bir sonraki köylü de aynı şeyi söyler, bir üçüncüsü de; sözleşmişlerdir
sanki. Ve bütün gün yol teper, yine de bir türlü köye varamazsızın. Yaşamda da
böyle. Ama düşte size çok yakındır her şey. Düşte korkacağınız bir şey yoktur.
Aslında bizler düşler için yaratılmışız, yaşam için gereken organlardan yoksunuz.
İlle de uçmak isteyen balıklara benziyoruz daha çok. Elden ne gelir?"