Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ürperdi kız. O yontulmamış, sakar yürüyüşlü kaba adam yok olmuştu. Üzerine uymayan giysileri, yaralı elleri, güneş yanığı yüzü olduğu yerde duruyordu; ama bunların, kendisine ifade gücü vermeyen aciz dudakları nedeniyle meramını anlatamadığı için dilsiz kalan büyük bir ruhu hapseden parmaklıklar olduğunu anladı. Şimşek gibi çakıp geçen bir an içinde bunu gördü; hemen sonra kaba adam geri döndü ve kız kendi hayal gücüne güldü. Ama bir anlık bu bakıştan geriye kalan izlenim kalıcıydı ve gitme vakti geldiğinde yalpalaya yalpalaya geri çekilen gence, Swinburne ile Browning'den birer kitap ödünç verdi. Utancından kızarmış, kekeleyerek teşekkür ederken ufak bir oğlan çocuğu gibi gördüğü gence karşı içi annelik duygusunun harekete geçirdiği bir acıma duygusuyla doldu. Ne kaba saba adamı ne hapsolmuş ruhu ne de bütün erkeksiliğiyle gözlerini dikerek kendisini büyüleyen ve korkutan genci hatırlıyordu şimdi. Teninde rende hissi uyandıracak kadar nasırlı elleriyle tokalaşan ve duraksayarak konuşan bir oğlan çocuğu görüyordu sadece karşısında: "Hayatımın en güzel akşamı... Biliyorsunuz ben alışık değilim... böyle şeylere." Umutsuzca baktı kıza. "Yani böyle insanlara... böyle evlere... Benim için çok yeni bunlar. Ama hoşuma gitti."
Sayfa 28 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
·
1 artı 1'leme
·
69 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.