Canetti iyi bir nokta yakalamış ama devamını getirmemiş. Noktanın diğer tarafındaki perspektiften bakalım
Kadının üç beklentisi:
Güç gösterisi: Erkeğin güçlüyken ne kadar güçlü olduğunu görmek, potansiyelini tartmak ister. Böylece dişi olarak kur oyununun karar vereni, seçeni olma rolünü gerçekleştirir. Erkeğin böbürlenmesi kukla oluşundan.
Sunaklar: Vaatlerden beklenen, gücün yanında erkeğin ne sunabildiğidir. Koruma ve besleme hizmetlerinin yanında her türlü maddi manevi taviz. Duygusal ve cinsel (yani mahrem), imaj yönünden ve sınıfsal tatminler(yani kamusal/sosyal): Erkek bunları kutsal tapınakta sunmalı. Söz vermeli. Tutmalı. Teminat vermeli. Bağlanmalı.
Bu adımda gücün el değiştirmesi kör göze bile ayan beyandır.
Son adımdaki dilenme perşembenin gelişinden ibarettir. Kadın erkeğin fiziksel gücünü ondan almaz, zihinsel kabiliyetlerini ketlemez, onu herhangi bir şekilde zayıflatmaz; yaptığı şey tüm bu güçleri yeniden yapılandırması, kendi hizmetine ve ikilinin üreme ittifakının hizmetine sokmasıdır. Gücü devindiren güç olması hasebiyle asıl iktidar kadındadır. Psikolojik güç kadının ellerindedir. -denebilirki, eril şiddet biçimleri gücün karşısındaki zayıflığa tahammülünü yitirmiş erkeğin zıvanadan çıkışıdır, güçsüzler şiddete başvurur-
(Bu üç adımın herhangi birinde takılan erkek elenir. Kur oyunu biter.)
Şaşırtıcı olan şey böyle basit bir hipotezin bile günümüzün şaşaalı cinsiyet kuramlarının laf ebeliklerini solda sıfır bırakmaya aday olması...
Daha da şaşırtıcı olan yukarıda anlatılan hikayenin teolojiye çaktığı selamdır.
Böbürlenme: Yüceltme/cihat/iktidar iddiası
Sunaklar : Kurban/ritüel/adak
Dilenme: Dua/zikir
Rûken
@Kewek
·
22 Nisan 21:47
Erkeğin kadına talip olurkenki üç temel tutumu: Böbürlenme, vaatlerde bulunma ve dilenme.