Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yakın zaman önce yapılan bir araştırmaya göre son üç yılda travmatik bir olaya maruz kalan insan sayısı erkek ve kadınlarda ayrı ayrı binleri aşıyor. En sık adı geçen travmalar ise şöyle: tecavüze ya da fiili saldırıya uğramak, ciddi bir kaza geçirmek, birinin öldürülmesine ya da yaralanmasına şahit olmak. Amerika'da sokakta yaşayan evsizlerin yüzde otuzu gibi yüksek bir oranı- nın, travma sonrası stres bozukluğuna maruz kalan Vietnam gazileri oldukları bilinmekte. Yetmiş beş ile yüz milyon arası bir sayıda Amerikalının ise çocuklukta cinsel ve fiziksel suiis- timale maruz kalmış oldukları da istatistiki bilgiler arasında. Titizlikle gerçekleştirilen AMA araştırmalarına göre de evli kadınların yüzde otuzundan fazlası ve hamile kadınların yüzde otuz kadarı eşleri tarafından dövülüyor. Her dokuz saniyede bir, bir kadın eşi ya da sevgilisi tarafından şiddet görmekte (hamile kadınların dövülmesi fetüste de travma yaratabiliyor). Savaş ve şiddet bu gezegende yaşayan neredeyse her erke- ğin, kadının ve çocuğun hayatını etkilemiş bulunuyor. Son birkaç yılda büyük topluluklar doğal afetlerle yok oldular ya da topluca büyük yıkımlara uğradılar: Hugo, Andrew ve Iniki Kasırgaları, Midwest ve Kaliforniya selleri, Oakland Yangını, Loma Prieta, Los Angeles, Meksika Şehri, Kahire ve Kobe Depremleri bu felaketlerden bazıları olarak sayılabilir. Bu olaylardan etkilenenlerin tamamı travma riski altında ya da travmadan dolayı zaten acı çekmektedir. Travma semptomlarına sahip birçok insanın durumu ise belirsiz ya da tanımsız kalıyor. Örneğin yetişkinlerin yüzde on ile on beş arası bir oranı panik atak, tanımlanmamış anksiyete ya da fobilerden muzdarip. Yüzde yetmiş beş gibi yüksek bir oranımız doktora gittiğimizde şikayetlerimizin psikosomatik olduğunu öğreniyoruz çünkü söz konusu şikayetlerimizin tıbbi karşılığı bulunmuyor.
·
72 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.