“Bana âşık mısın?”
“Kesinlikle.”
“Evlenmek istiyor musun?”
“Hemen şimdi mi?”
“Bir gün... ileride.”
“Elbette seninle evlenmek istiyorum.”
“Ama ben sana sorana dek sen bu konuda hiçbir şey demedin bana.”
“Söylemeyi unuttum.”
“... Çocuk istiyor musun?”
“Üç çocuk.”
“Oğlan? Kız?”
“İki kız bir oğlan.”
Ağzındaki lokmayı kahveyle yuttuktan sonra bana dik dik baktı.
“YALANCI!” dedi.