Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Dünyayı reddinin nedenini belirleyebilmiş mi kafasında, yoksa o da kuşağının çocukları gibi sıkıntıdan mı girmiş bu işe? Nedenini biliyor. Sadece çağının çocuklarına değil, kimseye benzemiyor. Nedeni bir tane. Her şeyin, içinde her gün büyüyen sonsuzluğun nedeni bir tane. O da yaşadığı hayata uzaktan bakabilme yeteneği. Kişinin öncelikle kendine uzaktan bakması ile başlayan daha sonra bütün hayatını, dostlarına yayarak keskinleştirdiği uzaktan seyredebilme yeteneği. Zaman içinde normal bir insanın yapması gerekenlere, bunları yaparken itaat etmesi gereken toplumsal, ahlaki ve yasal kurallara uzaktan bakabilme yeteneği. Ve kayra içinde keşfettiği bu yetenekle kendini, sihirbazın numaralarının gerçek yüzlerini bilen ve eğlenemeyen bir çocuk gibi hissediyor. Onu güldürmeye çalışan palyaçonun makyajının altındaki acıları fark edebildiğinden gülemeyen bir çocuğa benziyor… Hayatın kulislerinde gezdiği için sahneden nefret eden biri gibi. Uzaktan bakabilmek olup bitenlere onu yaşayan değil, var olan değil, gören ve iğrenen haline getiriyor. Belli bir süre sonra iğrenmenin yerini duygusuzluk ve kayıtsızlık alıyor. Dünya üzerinde oynanan gündelik hayatta oyunun kurallarını, onlara uymayacak kadar iyi tanıyor. Kadınları öperken gözlerini kapatmıyor. Bir usturayla kolunun üzerine yazı yazarken acı duymuyor, çünkü o anlarla kendini başkasının vücudundaymış gibi seyretmekle meşgul oluyor. Var olan her şeye uzaktan bakabildiği için hiçbirinin sihrine kapılamıyor. Ve gözleri gördüğü için hayatın arkasını, dünyanın o kadar da iyi tasarlanmış bir yer olmadığını biliyor. Ve uzaktan seyrettiği hayat ateşi onu ısıtmadığı için zihnimi öldürürüm diyor. Oysa uzaktan bakamayacağı herhangi biri ya da bir şey çıksa karşısına, hazır, ateşi nasırlaşmış, çıplak elleriyle tutmaya… Ve milyarda bir görünen uzaktan bakabilme yeteneği Kayra’da var. Farkında olmadan geliştirdiği, bütün insanlığı yaşadığı hayattan vazgeçirecek kadar büyüttüğü bir yetenek. Dünyaya, Tanrı’ya, aşka, paraya, ideallere, her şeye uzaktan bakabilme yeteneğine sahip olmasından ötürü hayatı da gerçek değil. Gülerken kendisi değil. Öldürürken Kayra değil. Sadece, bunları yapan 75 kiloluk bir et. Bir beden. Hepsi bu. Kendisine uzaktan bakan bir zihin. Ve bu yeteneğinin yok olmayacağını bildiğinden, kendisini büyüleyecek kadar mükemmelleşmiş bir hayatın, böyle bir yeteneğe sahip olanların bile uzaktan bakamayacakları, davetkar bir dünyanın gelmeyeceğini bildiğinden zihnini öldürmeye karar veriyor…
·
92 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.