‘mutluluk ‘, evet…
bugün yalnızca geri dönüp bakabileceğim birşey artık- geçmiş birşey. nasıl o zamanlar ‘sessizlik’le kuşatılı bir ‘dinginlik ve durgunluk’ olduysa, bugün de boşlukla çevrili bir olmuş-olma; artık-olmama; yalnızca anımsanan, birşey, ‘mutluluk’- yürüyerek içinden geçip çıkıp gittiğim, geçip gitmiş birşey—