Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Oysa dehâ sahibi kişilerin ve şairlerin kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için duyularını serbest bırakmaları zarurîdir. Bu şahsiyetlerde, dünya hayatının sözde başrol oyuncularında ekonomik bir anlam taşıyan kendi ayakları üzerinde durmak deyimi, felsefî bir anlam kazanarak, Kant’ın deyimiyle ‘’kendinde olan şey’’e (ding an sich) dönüşür. Serbest bırakılmış duyularsa alabildiğine uzanan hayal dünyasında bir ada yaratır kendine ve bu adanın adı ‘’A’RAF’’tır. A’râf her tarafı yğınlarla çevrili bir ada parçasıdır. Oradan ahaliye ulaşan tüm yargılar, emirler ve de imgeler yalnız gülünç duruma düşmekle kalma, yığının nezdinde alay konusu da olurlar. A’râf’ın en güzel ve temel özelliği, tüm bunlara aldırış etmeksizin dehâya ya da şaire kendini tanıma fırsatı vermesi, önlerine idealar ağacından yeni koparılmış taze imgelerin bulunduğu sepetlerden koyup onlara istediklerini seçme özgürlüğünü ve yığınların ağzından anlamı kürtaj edilmiş olarak hayat bulan cümlelere karşı sabır bahşetmesidir. İşte bu yüzden dehânın, şairin ve de hayatın her duruma hakları vardır!
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.