Erdem bir düşten ibarettir, cezasızlıklar kollar sizi,' diyorlar. Peki o zaman özgürlüğümüze, mülkiyet hakkımıza nasıl bir saygı bekleyebileceğiz?
Kısaca; bu mutsuzların durumları ne olursa olsun, karı ya da koca, zengin ya da yoksul, efendi ya da köle, ne olursa olsun, kendi yarattıklan tehlikeler en sonunda yine kendilerini bulacak, havaya kaldırdıklan hançer kendi böğürlerine inecektir; insanda kendi sapıklıklarını dengeleyen, örten tek özelliği kaldırmaya cesaret eden her bahtsız er geç yıkılacak, kendi korkunç sisteminin kurbanı olacaktır.*