Hiç şüphesiz ki alaylarını, resmigeçitlerini, ritüellerini ve törenlerini sahnelerken bir kitle hareketi, herkesin kalbinde bir duygu uyandırır. En aklı başında kişi bile, etkileyici bir kitle temaşasının havasına kendisini kaptırır. Hem seyredenlerde hem de törene katılanlarda bir neşe, bir içine sığamama duygusu belirir. Törenin kudreti ve ihtişamı karşısında hüsrana uğramış kişilerin, kendi kendine yeten kişilerden daha fazla duygulanması mümkündür. Tatminkâr olmayan benliklerinden kaçmak veya bu benliklerini kamufle etme arzusu, hüsrana uğramış kişilerde bir "mış gibi yapma" (gösteriş yapma) yeteneği ve azametli bir kitle temaşasıyla bütünüyle özdeşleşme isteği doğurur.