Yalom'u üniversitedeyken hocalarımın tavsiyesi sayesinde tanıdım. Bu kurgusal bir metin olduğu için okuması oldukça keyifliydi. Psikoterapi öykülerinin yer aldığı diğer kitapları da çok keyifle okunuyor. Kurgusal bir metin olmasına rağmen bazı gerçek kişilere ve olaylara, dönemsel bilgi ve gelişmelere yer vermesi kurguyu çok güçlü bir hâle getirmiş. Kendime şunu çok sık söylerim: sen doğruyu anlatacağım, yardımcı olacağım diye çok uğraş versen de muhatabın yardım almaya ihtiyacı olduğunu kabul edip, bu gözle gelmediği sürece kimseye yardımcı olmak mümkün değil. Hatta kendini tükettiğinle kalıyorsun. Nietzsche ve Bruer ilişkisinde de bu yaşanıyor. Bruer çok çabalıyor ama yardım etmekten vazgeçip asıl kendisinin yardıma muhtaç olduğunu kabul ettiğinde muhatabı da yardım almak için kendini açıyor. Yani danışan-danışman ilişkisinde yardım veren-alan bir ilişki gibi değil. Beraber yaralarımızı saralım ilişkisi kurulmuş. Bu hoşuma gitti. Eğer, ateistseniz ve tanrısızlığın felsefesine sıkı sıkı sarılmak istiyorsanız Yalom bunu hem yaşayan hem anlatan hem de varoluşçu yaklaşımıyla uygulayan en güçlü kişilerden biri. Eğer hayatınızda Allah var ve çok güçlü bir yer edinmişse o zaman Yalom'u okuduktan sonra imanınız tazelenebilir. Çok şükür inanıyorum ve özgürüm, diyebilirsiniz.

Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,6bin okunma

·

23 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Zehra Kardaş