Doğu edebiyatının bizimle bu kadar içiçe olup da bizim yokmuş gibi davranmamız ne kadar da ikiyüzlüce. Ya da ikiyüzlüce demeyelim de cahilce.
Sadık Hidayet'in kesinlikle 'çok satan', 'çok okunan' listelerine girmesi gerekiyor, ama Sabahattin Ali, Stefan Zweig klasmanında. Belki de (inşallah) telif hakları kanununa göre 2021'de serbestçe basılmaya başlanır yazarın kitapları.
Kitaba gelince, tamamen objektif olarak tabii ki, din konusunda mesafeli eleştirir dil hoşuma gitmediğinden önyargılarla okudum.
Anlatımı muhteşem. Ateşlendiğinizde gördüğünüz kabuslar gibi, vakitsiz çöken karanlığın sıkıntısı gibi, zamansız mekansız masallar gibi...
Yapı Kredi Yayınları'ndaki sonsöz de kitabın metaforlarını ve yazarın içinde bulunduğu şartları anlamak için birebir.