Gönderi

Nevrotik kişi, ilişkilerinde bencil ve tutarsızdır. Sorunların işbirliğiyle çözümlenebileceğini öğrenememiştir. Bazen üstünlüğünü kanıtlamak için insanlarla yoğun bir ilişkiye girer, kendisini eksik ve yetersiz bulduğu zamanlarda ise onlarla karşılaşmamaya çalışır. İlişkilerinde aşırı bağımlıdır, ancak bunu üstü kapalı bir biçimde yaşar. Kendisine ait sorunları başkalarının çözümlemesi için çaba harcar, kendisine güç görünen durumlardan kaçınmak için türlü özürler yaratır. Üstelik bu sorunların üstüne gittiği zaman harcayacağı enerjiden çok fazlasını tüketerek. Tüm çabasını kaçınma tepkilerine yöneltmiş olduğu için nevrotik kişinin etkinlik düzeyi düşüktür. Aksak ödünleme çabaları sorun çözme yeteneğinin gelişmesini de engeller. Sorunlara çözüm bulmak düşüncede belirli bir esnekliği gerektirir. Oysa nevrotik kişinin düşünce sistemi katı ve değişmez niteliktedir. Belirli tür olaylardan özellikle korkar ve onlarla gerçekten de baş edemez, böyle durumlarla her karşılaştığında yeniden yenilgiye uğrar. Nevrotik kişi daha kolay bir çözümü göremediği için bunun ötesinde bir çare arar. İçinde bulunduğu durumları kendi içsel dünyasına göre algılar ve çevresindeki olayların kendisi ile ilgili olup olmadığının ayrımını yapmakta güçlük çeker. Örneğin kalabalık bir yerde karşı cinsten biri yanındakilerle gülüp konuşurken bir an için kendisine gözü takılsa bunu hoşlanma belirtisi olarak değerlendirebilir. Kendisine ilişkin bazı sıkıntılar yaşadığı için yeterince ilgi gösterecek durumda olmayan bir dostunun gerçekleriyle ilgileneceği yerde, onun kendisini reddettiği sanısına kapılabilir. İstediği bir şeyi verecek durumda olmadığı için veremeyen birini ya da yalnızca belirli bir davranışını eleştiren bir diğerini, tüm varlığını reddetmiş kişiler olarak algılayabilir ve onlara düşman olur. Tepkilerini ve yorumlarını genelleştirme eğilimindedir. Tek bir kişiden duyduğu ve doğruluğu kanıtlanmamış bir olayı, çevresine "herkes" öyle söylüyor biçiminde aktarır. Başka bir ülkeden ya da yöreden gelen biriyle tanışsa, o kişinin özelliklerini geldiği ülkenin ya da yörenin insanlarının ortak bir özelliği gibi değerlendirir. Olayları "siyah" ya da "beyaz" biçiminde algılar. Yaşadığı durumlarda kendisini ya tümden reddedilmiş ya da kayıtsız şartsız kabul edilmiş olarak yorumlar. İnsanları ya aşırı olumsuz ya da aşırı olumlu bir biçimde değerlendirir. Aynı insanı farklı dönemlerde, kendi nevrotik ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığına göre, çok olumsuz ya da çok olumlu bir biçimde değerlendirir. Bu tür davranışlar onun narsisizminin doğal bir sonucudur.
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.