Gönderi

Şu an İhya okuduğum için inceleme dikkatimi çekti.İncelemeye hak vermekle birlikte kalbimizin de mutmain olması adına...peki İmam Gazali ve ehli sünnet vb. eserlerine karşı bakış açımız nasıl olmalı? maksatlı sizlerle de paylaşmak istedim. 📌 İmam Gazali'nin İhya-u Ulumuddin adlı eserinde neden zayıf veya mevzu hadis var? Değerli
Kübra

Kübra

@Kubrasadik
·
20 Mayıs 23:10
Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla Yüceliğini anlamada kalp ve hâtırların şaştığı, nurlarının doğuşundan göz ve bakışların dehşete kapıldığı, gönüllerde gizleneni bilen, hükümranlığını bir vezir veya ortakla yürütmekten müstağni olan, kalpleri evirip çeviren, günahları bağışlayan, ayıpları örten, sıkıntıları gideren Allah'a hamdolsun!
·
291 görüntüleme
Məhəmməd okurunun profil resmi
Bir tek "İmam Gazali gibi bir müçtehit eserine uydurma bir rivayeti asla almaz" kısmında hemfikir değilim. Sizde benim gibi İhya okuyorsunuz, orada uydurma olan rivayetleri görmediniz mi hiç? Belki de dipnotlarla alakalı birşeydir bu. Zaten İmam Gazzâlî hadis ilmindeki zayıflığını kendi dile getiriyor ve kitabıma aldığım bütün hadisler sahih diye bir iddiasıda yok. İmam Gazzâlî
Ebu Talib El-Mekki
Ebu Talib El-Mekki
'ye beslediği hüsnü zan sebebiyle eserindeki hadisleri bire-bir İhya'sında da nakletmiştir.
Kübra okurunun profil resmi
Mühim bir noktaya değinmişsiniz, güzel izah etmişsiniz efendim, sağolun.  Ancak ben bu incelememde bundan ziyade, kaynak belirtmenin ehemmiyetine vurgu yapmak istemiştim. Nihayetinde kaynak belirtme ve dipnot buluşu islam alimleri tarafında gerçekleşti. Dini kitaplarda ise bu kıymetli buluştan mahrum, özensizlik durumuyla karşılaşmak benim bi hayli canımı sıktı.. Sizin değindiğiniz konuda ise, hadis ilminde hadis alimleri bir hadis için "sahih, hasen ve zayıf"  hükmünü neye istinaden verdikleri mevzuu ortaya giriyor. Hadisin oluşturduğu râvi zincirinde bulunan her kişinin hayatı ayrıtılı bir şekilde incelenir; Râvi hayatı boyunca hiç yalan söyledi mi, güvenirliği ne düzeyde? Unutkanlığı var mı, varsa ne düzeyde?  Dini hassasiyeti ne düzeyde? Gibi soruların cevapları tek tek incelenir. Bu oluşan râvi zincirindeki her birey, bu oluşan sorular konusunda güven oluşturdu ise, o hadis sahih kabul edilir. Şayet râvi, bu oluşan sorular konusunda bir olumsuzluk barındırıyorsa, o hadis hasen veya olumsuzluk yoğunluğuna göre zayıf kabul edilir. Bilindiği üzere bazı hadisler; "falancının falancıdan, onun da falancıdan rivayet ettiğine göre..." şeklinde hadisler de belli oranda mevcut. Bilhassa bu gibi hadislerde bu bahsettiğim inceleme daha derin bir şekilde icrâ edilir. Haricen, islam alimleri tarafından da kabul edilen, sizin de değindiğiniz ehemmiyetli hususa katkıda bulunmak isterim: Zayıf hadisler, amel etmek konusunda bize (sevap yönünde) bir kazanç sağlayack ise, o hadise amel etmede bir beis yoktur. Zayıf hadis mantığınıza (buradaki mantık, elbette nefsani değil, elde tutulur nedenlere bağlı olur) zıt düşmeyecek şekilde ise, incelemesini yaptığım kitapta olduğu gibi, o hadisi zikretmekte bir beis yoktur. Alimlerin pek çoğu da bu mantık üzere hareket eder. Hadis ilimni az da olsa bilen kişiler, bu konuda bir kafa karışıklığı yaşamazlar diye düşünüyorum. Bilindiği üzere, Gazzâlî'nin çok çeşitli ve geniş okuyucuları var ve bu zayıf hadis konusunda da çokça tenkit almıştır. Tam da bu sebeple bu gibi konuların kitaplarda özet bir şekilde bahsedilmesi ve kaynakları muhakak belirtme durumu, okuyucuyu hataya düşmekten ciddi oranada men edebilir diye düşünüyorum. İncelememdeki serzenişim ve rahatsızlığım bu yöndeydi. Aktardığınız bilgiler ile incelemem bereket kazandı, sağolun, selamet içinde olun efendim.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.