Gönderi

İlk toplantısını İstanbul'da yapmış olan Tahkik Heyeti, daha sonra "İzmir, Aydın, Nazilli, Çine, Ödemiş, Menemen, Manisa ve Ayvalık'ta Türk ve Rumları" dinlemişti⁶²². Vardığı sonuç, tamamıyla Türklerin lehinde idi. ⁶²² Çine'de Tahkik Heyeti'nin huzuruna çıktığı vakit Yörük Ali Efe'nin "Omzunda silahı, belinde üç sıra fişeği ve üç tabancası" vardı. "Yörük Ali Efe, kendisinin ve arkadaşlarının niçin Yunanlılara karşı silaha sarıldığını, Aydın'ı ne suretle Yunanlılardan zapt ettiğini, Harb-i Umumi'de askerliğe gitmediği halde şimdi niçin hayatının son demine kadar Yunanlılarla cenk etmeye ahdettiğini, Aydın içinde Yunanlıların binlerce Müslüman'ı katl ve birçok ismetleri ifná ve Müslümanlara ait her şeyi mahv ve ihrak ettiklerini gözleriyle gördüğü ve her lahza pek büyük işkencelerle katledilmiş olan Müslüman cesetlerinin üzerinden geçtiği halde niçin Aydın Hıristiyan ahalisini, misilleme olarak, yok etmediğini ve hatta onların hayatlarını emniyet altına aldığını ve ne için elan Kuva-yı Milliye mıntıkası dahilinde bulunan Hıristiyan ahalinin katledilmediğini komisyona izah etmiş ve en nihayet şu müthiş suali sormuştu: Paşa efendiler, Yunanlıların ikinci defa Aydın'a gelmeleri üzerine bütün Müslüman ahali korkudan hicret etmiştir. Yalnız 2.500 kadar Müslüman kaçmaya vakit bulamayarak şehir dahilinde kalmışlardı. Şimdi istiyorum ki Aydın içerisinde 375 kişi kalmış, acaba diğerleri ne oldu?""Yörük Efe heyete: Biz, 70 kişi ile bir Yunan Alayını mağlup ettik. Şimdiki mevcudumuzla Yunanlıları, evvelallah, çok çabuk Aydın'dan çıkarmaya muktediriz. Fakat biz bir defa söz verdik. Tahkikatın neticesini bekleyeceğiz, o zamana kadar bir şey yapmayacağız. Büyük devletlerin adaletini emniyetle bekliyoruz". Bak, Ömer Sami Coşar, No: 131. Türk İstiklâl Harbi, 2, 2, s. 381
Sayfa 176
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.