Gönderi

SEVİYE Neresi sosyal olduğu tartışılır bir ağda birisi ismi trol çünkü aşağıda ki Seviye adlı koşuğu bulmuş çıkarmış. Seviye Yüzsüz insanın İnsan yüzüne tekrar tekrar çıkan Yüzsüzlüğün tükürme yüzüne Tükürülecek yüze bakmaya gerek yok O kendine denk bir muhatap arıyor Kendine hakim ol İnme yüzsüzlüğün seviyesine Bu koşuk aslında başka bir koldan sinsi saldırı halinde olan yüzsüzlüğe yazılmıştı. Her türlü yüzsüzlüğe muhatap almamak anlamında yazılabilir. Siyaseti özellikle kirli siyaseti dinin dava adı altında kinin alet edildiği kirli siyaseti hiç sevmem. Bizler bu alanı boş bırakınca ne yazık ki alanı bu kirli siyaset doldurdu. Bu seviyeye inmemek için kendine hakim ol diye yazmışım sayalım. Ne zaman ki emperyalizmin oyuncuları siyasi parti kutup kuklacı talimatı ile Anayasa'nın ilk dört maddesi tartışılır suçu işlendi işte o gün siyaseti yurttaş siyaseti olarak tek başına nasıl yapılır öğretme kararı aldım. Bu şer odaklar Irak'ta akan kanı paraya satan kişiliklerdi. Emperyalizmin algı operasyonu aracı medyanın baş köşesinde Türk ulusuna gömlek giydirme cesareti gösteriyordu. Yürü koçum arkanda biz varız diyordu kuklacı kuklasına. Cumhuriyet Halk Partisini de karşısına oturtmuş vekil pazarlığı yapıyordu Anayasayı değiştirme gücünü Cumhuriyeti kuran partiye yıktırma projesinin bir parçası olarak. Kılıçdaroğlu büyük şans diyenler vardı. Tefeciden temiz para bulacak kadar temiz bir siyasetçi olarak satıldı gandi gömleği ile. Bu rezilliğe nasıl göz yumaydım. Hala bizim paralarımızı hiçbir işlevi olmadan maaş olarak alıyorlar. Milletvekili adı altında. Utan Cumhuriyet Halk Partisi utan. Eserin bu işte. Sadece Anayasa için oy kullandırılan maşa olarak kullanıp atacak yeni aşamaya geçip geçmiş olsun eski devlet eskide kaldı diyeceklerdi. Atı alan Üsküdar'ı geçti kültürü böyle yangından mal kaçırır gibi bir ganimet peşinde gece ve torba yasalar ile kanunla çalmak neydi? Bilmediğimiz bir yöntemi tek yetki ile bulmuştu. Lozan'ın gizli maddeleri yalanı cehaleti oya devşirmiş madenleri çıkarmaya engel diyerek maden ruhsatlarını küresel şer merkezlerine sattıkları gibi. O kadar örnek var ki bitmez. Örneğin ülkeyi elektrik dağıtım işini sermaye fatura keserek toplumdan haraç alsın diye 21 bölgeye bölerek bu holdinglere kaynak aktararak halkı sirk kurumlarına soydurdular. İlk kamulaştırma konularından birisi budur. İstanbul Anadolu yakasını beni işten çıkartan holdinge peşkeş çekmişler. Fatura keserek cep dolduruyor. Devlet fatura kesmekten mi aciz? Ve bu şirk kurumları hiçbir yatırım yapmadan sadece para çoklayan birer tehdit bu yolla oldular. Yaz yaz bitmiyor. Çünkü sahada tarlada çalışıyorum sorunların yanında. Tarıma destek adı altında oy karşılığında para dağıtıyorlar. Denetim yapmıyorlar. İnsanlar o paraları özel otomobillere yakıt almak için kullanıyor. Çünkü dertleri tarım değil. Parayı alıp oyu verenlerinde dertleri tarım ve ülke değil. Yeter ki bu yıkıcı zihniyet iktidarda kalsın. Genel çıkarı şahsi çıkara satan haindir. Kim bunu yapıyor ise üzerine alınabilir. Önder Karaçay
36 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.