Video: youtu.be/Qsc8RLBQWic
Keder Gibi Ödünç.
Haydar Ergülen'den okuduğum 7. kitap.
Keder Gibi Ödünç, 91 sayfalık bir şiir kitabıdır.
Kitapta; ahşap, arkadaşlık, aşk, dostluk, düşmanlık, düzyazı, gece, harf, hayat, karanlık, keder, kelime, mektup, ölüm, özlem, pul, ses, sevgili, şiir ve zarf gibi temalarda şiirler bulunuyor. Ahşap ve tahta, birçok şiirde metafor olarak kullanılmış. Kitap boyunca Ergülen'in diğer kitaplarındaki üslubun şiirlere yansıdığı görülüyor.
Ergülen bu kitapla Cemal Süreya Şiir Ödülünü kazanmıştır.
Kitaptan bazı alıntılar:
Mırıldanmak belki de yetinmektir (7).
Mırıldandığım şeylersin (9).
Mırıldandığın her şeysin, sesinden öpüyorum (11).
Bir çeşmesin harflerin susuz (11).
Bir ses sesini öpse
harflerin uykusuz kalır (12).
Harflerin gülüştüğünü senin adında gördüm (13).
Susacak kadar büyütürüz ya çok şeyi
ben en çok yoksulluğumuzdan korkarım (14).
Çocukluğum, hayatımdan düşen ilk yaprak (15).
Herkesin kalbinde bir başka yağmur (16).
Seni seviyorum çünkü
sevmemek de aşk kadar vahşidir (16).
Çırak bile sayılmam şu aşk ilminde (17).
Zarfını kelimeler doldurur, sen içine bak (18).
Pul mektubu terk edeli çok oldu
pul şiiri bulduktan beri böyle bu (18).
Hâlâ suç gibi duruyor o bakış gözlerimde (21).
Hiç kolay değilken kendine alışması insanın
başkaları nasıl da kolayca alışır ona, şaşarım (22).
O sigarayı bir tutuşun var ki adamım
kim görse aşka düşer de kül olur ona (23).
Gür bir hayat gerekir şiire taramak için
bundandır bende üzgün durması kelimelerin (23).
İnsan arkadaşına benzer
ve iyidir benzemesi (25).
Şiirler gibi kimse anlamayacaktı zaten
bizim birbirimizden ne anladığımızı (26).
Dil bir buluttur, yağdıkça şiir olur (27).
Yazda haylaz, güzde gazel, yolda avare
değildi bize benzerdi kelimelerimiz (28).
Bir sigara daha yaksam
bu, dumandan değil elbet şiirden (32).
Ağlamayı boşladım, şiire başladım
nasılsa geçiyor bütün gemiler
burnumun direğinden (32).
İyi ki kelimelerin eski vadisindeyiz (33).
Gittim geldim düz coğrafya
bozkıra sayılsın mırıldandığım şeyler (34).
Heyhat ne tren, ne çocukluk
hiçbiri taşradan sökün etmiyor (36).
Herkesin gölgesini alıp gittiği
aşklardan geriye yalnız yaz kalır (38).
Nasıl da uzardı kelimelerin gölgesi
yazların aşklardan uzun sürdüğü (38).
Bir ahşap gibi yaşlanmayı isterdim
kurt yeniği, su vurgunu ve karanlık (40).
Şiir, insanı terbiye eder (41).
Senden başka evim yok (42).
Elleri ailesidir insanın (45).
Elleri gemisidir şairin, yelkenidir
rüzgâr yoksa şiir yok (45).
Çocuklar düzyazı olsun diye
anneler var (48).
Oturmak düzyazıdır, yürümek şiir (51).
Düzyazıdır karanlık, siyah şiirdir (51).
Benim denizim taşra (52).
Sefere çıkan kelimeler de: gitti (53).
Ellerine gözü gibi bakmalı insan (57).
Dünyanın diline düşme yoksulsan (59).
Şair, yenilgiyle başlayan adamdır
şiire (59).
Dünyadan kurtarabildiğim bir tek kelime bile yok (61).
Her şey birbirine fazla yakın bu dünyada (62).
Herkesin içinde başkalarının terk ettiği bir ev vardır (63).
Kendisinden başka kiracı bulamaz insan (63).
Hevesle yola çık, bir yenilgin olsun (64).
Mırıldanacak bir şeyin yoksa sakın şiir yazma (65).
Zarfı ağır tutanın yalanı çoktur (70).
Bazen susmak da yağmurdur (70).
Hem ilk maaşını denizden almış bir şairim (77).
Gözyaşı olanın kahkahası da olur (78).
Gözyaşı ve kahkaha; bellek en çok ikisini hatırlar (78).
Aramızdan güzel bir karanlık geçti (80).
Kâğıttanmış kederi kelimelerin
boşluğun acısı cümleden ince (81).
Benim şiirden başka kederim yoktur (81).
Ve eksik ölür insan (81).
Sabah çok zordur
şiirden de zordur (84).
Bana ne kelimelerden
yoksul değilim ben (86).
Mutlaka okumalısınız.
Keder Gibi ÖdünçHaydar Ergülen · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2021701 okunma
··
752 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.