Merhabalar,
Öncelikle çokta ağır konuşmadan inceleme yazmam gerektiğini düşünüyorum. Çünkü gerçek yaşanmış bir hikaye olduğu konusunda bilgi var. Anlatım tarzı nasıl olursa olsun, yaşanmışlığa ve yaşanmış olan duygulara saygım sonsuz.
Benim için bir hayal kırıklığı oldu çünkü ben kitabın incelemelerine, yorumlarına bakarak okuyamaya karar veren biri değilim. Baksam büyük oranda vazgeçecektim okumaktan.
Kürt olduğum için Şahin’i, kadın olduğum için Gülşah’ı anlamaya çalıştım. Ege Üniversitesi mezunuyum ve adım attıkları yerleri biliyorum. Onların yanında gezinen biri gibi baktım olayın içinde hissedebilmek için..
Ben yazarın doğu insanı hakkında duyduğu veya zannettiği tüm fikirleri karakterlere yetleştirdiğini düşünüyorum. Misafir perver ama geri kafalı. Utangaç ama Abaza da aynı zamanda gibi..
Acaba diyorum Sayın yazar bu cümleleri çok sonra okuduğunda pişmanlık hissetti mi?
Aşktan bahsederken bir taraftan terör damgasını nasıl da vuruyor hiç şaşılmadık şekilde yine bu millete?
Şahin’i çok güzel anlatmış. Şahin gibi on binlercesi var. Fiziki özellikleri, duruşu, yürüyüşü en önemlisi fikirleri.. Kusura bakmayın ama böyle bir karaktere aşık olmak evet çok kolay. Ama Şahin karakterinde birinin Gülşah gibi zayıf, aciz, ruh hali bozuk, kıskançlık krizine girecek kadar psikopat bir kişiliği sevebileceğini düşünmüyorum. Gülşah hayata kaldığı yerden devam ettiğinde kendini güçlü sanıyor. Ama bu öyle bir şey değil. Gülşah’ın bir tane doğru düzgün arkadaşlık ilişkisi yok, sosyalleşme durumu yok tek bildiği Aşk. Birbirimizi kandırmayalım, bu ne kadar samimi?
Gülşah’ın kadınsal hastalıklara yakalanması, Şahin’in örgüt tarafından tehdit edilmesi o kadar basit ve olma ihtimali o kadar yüksek durumlardı ki; ben yazmışım gibi hiç şaşırmadım. Gülşah’ın bu durumları beklemiyor gibi davranmasına şaşırdım.
Ve sürekli sevgili okurlar siz böyle düşünürsünüz siz ne düşünürsünüz bilmem ama diye başladığı kısımlar beni deli etti. Bütün okuma hazzını orada çekip alıyordu. Çünkü bizim aramızda bir perde var ve sen ulaşılmazsın, ben okurum biz birbirimize değmemeliyiz. Aksi taktirde ben kurduğum senaryodan kopuyorum kusura bakma!
Başarılı değildi..
Üzgünüm ama neden yeni Türk yazarlara şans vermediğimi şimdi bir kez daha anladım. Üç puanı ortadaki emeğe verdim.
Israrla okumak isteyenlere sabırlı okumalar diliyorum..