Kurban Bayramı hayvan kesmek ve et yemek değildir. Hz. İbrahim’in oğlunu Allah’a kurban edişi, maddi akılla düşünen beyinlerin anlayamayacağı bir teslimiyet ve sadakattir.
Seneler sonra evlat sahibi olan Hz. İbrahim, oğlu Hz. İsmail 13 yaşına girdiğinde üç kere art arda rüya görür. Peygamberlerin rüyaları her zaman sahih olmasına rağmen, rüyanın ağırlığından dolayı, üç gece gördükten sonra rüyasına şeytanın karışmadığına emin olur Hz. İbrahim.
Rüyada Allah (c.c.) yıllar sonra kavuştuğu biricik oğlunu kendisine kurban etmesini istiyordur. Peki Allah (c.c.) neden böyle bir şey ister?
Cevap belli: Yalnız beni sev ve sevginde samimi ol! Ya Baki Entel Baki... Allah’ın kullarını çok sevmesi ve kullarının kalplerindeki bütün sevginin Allah rızası için olmasını istemesi..
Allah’a olan sevgi ve teslimiyette fevkalede bir örnek teşkil eden Hz. İbrahim, Allah’ın emrini elbette yerine getirecektir. Fakat böylesine bir imtihandan geçmek bir peygamber için dahi hiç kolay değildir.
Hz. İbrahim rüyayı ilk gördüğü gün derin düşüncelere dalmış ve bu güne ‘düşünmek’ anlamında ‘terviye’ denmiştir. Bir sonraki gün olan ‘arefe’ gününde ise aynısını görünce rüyanın rahmani olduğunu anlamıştır. Bir sonraki gün olan ‘bayram’ gününde ise oğlu Hz. İsmail’i kurban etmeye teşebbüs etmiştir.
Özel gün ve gecelerimizi ihya ederken, barındırdığı anlamları tefekkür etmek önemlidir.
Hz. İbrahim Allah’a olan teslimiyet duygusuyla oğlunu kurban ederken, biz Allah (c.c.) için nelerden vazgeçebiliyoruz?
Bilhassa imtihan gereği sevdikleri kendilerinden alınanlar tefekkür etmeli bu kıssayı...