Popper haklı olarak, Marksizm'i bir kuram olarak gördüğü için, Marksistlerden bu kuramın hangi koşullarda yanlışlanabileceğini öğrenmeye çalışır. Tabii bu nafile bir çabadır. Çünkü Marksistler için bir kuram değil, her halükarda doğruya götürecek bir kader rehberi gibi görülür. Eninde sonunda sınıfsız topluma gidilecek olması bir aprioridir. Eğer proletarya müdahale edip erkene alırsa, daha az acı çekilecektir.
Poper'in en önemli katkısı yanlışlanabilirliktir. Oysa bunu toplumsal bilimlerde saptamak çok ama çok zordur. Çünkü parametre ve değişken oldukça fazladır ve sürekli birbirlerine dönüşürler.
Galiba onu en çok Einstein'in kuramları mutlu etti. Söylediklerini haklı çıkarmıştı.En iyi kuram zamana bağlı olarak yanlışlanabilir, çürütülebilir kuramdır ve kuramların en kralıdır, der. :)))