Kırmızı Pazartesi (Namı diğer Keskin Bıçaklar) Gabriel Garcia Marquez’ın 1981 yılında kaleme almış olduğu bir cinayet romanı. Okunması insana gizem katan, anlaması insana hoş duygular veren anlam yüklü 107 sayfalık oldukça güzel bir eser olan Kırmızı Pazartesi. Bana bir ön yargı verin dünyayı yerinden oynatayım.. Kitabın özetini ele alacak olursak, normal bir romandan farklı olarak sonunda bekleyeceğimiz olaylar kitabın ilk sayfalarında okuyucuların önüne sürülüyor. Eğer kitabı okumadan önce araştıran bir okuyucu kitapla ilgili bu bilgiyi gördüğünde bir an için önyargıya kapılıp -böyle şey mi olur yahu!! Cümlesini kurduktan sonra eğer içinde hala merak duygusu varsa kitabın ince detaylarını öğrendiği takdirde yanılgıya düştüğünün farkına varacaktır. Kitap genel hatlarıyla Namus meselesi kavramını farklı bir şekilde bir toplumun bir ailenin gözünden canlandırıyor. Kolombiya’nın bir kasabasına yeni taşınan Bayardo San Roman Angela Vicario ya aşık olur ve onunla evlenmek ister. Düğün günü ilk gecelerinde Bayardo San Roman Angela Vicario aslında bakire olmadığının farkına varır ve kızı ailesine tekrar götürür. Bu olay karşısında şoka uğrayan ikiz kardeşler kardeşinin ağzından bu olayın sorumlusunu öğrenmeye çalışırlar. Kızda dayanamayarak Santiago Nasar’ın ismini söyler. İkizler yaşanılan namus olayı karşısında çözümün Santiago Nasar’ı ortadan kaldırmak olduğuna karar verirler. İkizler arasında sıkıntı olsa da diğer kardeş ötekine bir şekilde bu işin yapılması gerektiğini tenkitler şeklinde söyler. Nitekim cinayetten habersiz tek kişi Santiago Nasar’dır. Bazı insanlar o zamana kadar haberdar olduğunu düşündüğü için bazıları da Vicario’ların anlattıklarının sarhoş palavrası olduğuna inandıkları için Santiago Nasar’ı gördüklerinde konuyu açıp cinayetten bahsetmemişlerdir. İkizler bir pusu sonucunda Santiago Nasar’ı herkesin ortasında vahşi bir şekilde hunharca öldürürler. İkizler teslim olurlar ve pişman olmadıklarını her mahkemede dile getirirler. Angela bekaretini Santiago Nasar yüzünden kaybedip kaybetmediği bir muammadır. Angela’nın bu olay hakkında hiçbir ayrıntı vermeyip sadece olayın kendisinden bahsetmesi Santiago Nasar’la daha önceden yan yana bile görülmemesi Santiago Nasar’ın bir hiç uğruna öldürüldüğü toplumca düşünülmeye başlanır. Olayla ilgili yapılan en iyi dedikodu Angela’nın gerçekten sevdiği birini korumak istemesidir. Gerçek hiçbir zaman ortaya çıkmayacaktır. Yaşanılan olayda belli başlı çarpıcı notlar vardır. Mesela Santiago Nasar’ın hiçbir şekilde uyarılmaması. Kimse kaçınılmaz sonu değiştirme çabası içine girmemiştir. Diğer bir çarpıcı nokta cinayet tamamen bir isme bağlı olarak işlenmiştir. Gerçek suçlunun Santiago Nasar olmayabileceği ancak cinayetten sonra fark edilir. Ayrıca kitapta sayısızca tesadüfler söz konusudur. Yorumumu dile getirmem gerekirse yazarın bu cinayetle ilgili 5N1K’yı kusursuz bir şekilde uygulaması kitabı ayrıca cazip kılan büyük bir unsur. Kitabı gizemli kılan unsur nedir? diyecek olursak kuşkusuz cevabı Cinayetin işlenişidir diyebilirim.

Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202177,5bin okunma

·

5 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.