İnsan hayatının dönüm noktasını bazen bilemiyor. Aldığı hangi kararın nelere mâl olacağını da kestiremiyor.Küçük bir kasabada hayatı tekdüze bir şekilde ilerleyen Teğmen Hoffmiller'in hayatına erler gazinosunda biraz renk katmak istemesiyle başlıyor her şey. Bu küçük kasabada iş haricinde yapacak bir şeyler bulamamanın sıkıntısıyla yaşarken, kasabanın ileri gelen soylularından olan Kekesfalvalar ile tanışma olanağı buluyor. Romanda acıma duygusunun işlenişi ise Hoffmiller’in Bay Kekesfalva’nın kötürüm olan kızını tanıması ve arkadaşlık kurmasıyla başlıyor.
Okuduğum en etkili acıma duygusunu anlatan romanlardan bir tanesiydi. Eğer vicdanınıza biraz eziyet etmek istiyorsanız hemen okumaya başlayın. Roman bittiğinde ise eliniz vicdanınızı arayacaktır. Bir vicdanın insana neler yaptığına şahitlik edeceksiniz. Tek kelime ile Muhteşem. :)